Amerika Tarihinin En Büyük Soygunu : Lufthansa Soygunu
ABD tarihindeki en büyük ve en ünlü soygunlardan biri olan Lufthansa soygunu, 1978 yılının 11 Aralık günü New York’un John F. Kennedy Uluslararası Havalimanı’nda gerçekleşti. Bu soygun, yalnızca kazanç miktarıyla değil, aynı zamanda soygunun arkasındaki karmaşık planlama ve mafya bağlantılarıyla da dikkat çekti. Lufthansa soygunu, ABD suç tarihinin en dikkat çekici olaylarından biri olarak kabul edilir ve birçok kitap, film ve belgeselin konusu olmuştur.
Soygunun planlayıcısı, Lucchese suç ailesinin bir üyesi olan James Burke idi. Burke, "Jimmy the Gent" ismiyle tanınıyordu ve suç örgütlerinde oldukça saygın bir konuma sahipti. Lufthansa soygunu, Burke ve ekibi tarafından detaylı bir şekilde planlanmıştı. Havalimanındaki güvenlik açıkları ve içerdeki iş birlikçilerinin yardımıyla soygunu gerçekleştirmek için her ayrıntı düşünülmüştü.
Soygun gecesi, Burke’ün liderliğindeki altı kişilik bir grup, JFK Havalimanı’nın kargo terminaline girerek Lufthansa’nın değerli eşyalar ve nakit paralarla dolu kasasına yöneldi. Soyguncular, havalimanında çalışan bir güvenlik görevlisini esir alarak kasaya erişim sağladı. Soyguncuların kullandığı silahlar ve korkutma yöntemleri, güvenlik görevlilerinin karşı koymasını engelledi. Soygunun tamamı sadece 64 dakika sürdü ve toplamda yaklaşık 5 milyon dolar nakit ve 875 bin dolar değerinde mücevher çalındı. Bu miktar, o dönemin parasıyla inanılmaz derecede büyük bir tutardı ve soygun, Amerikan tarihindeki en büyük para hırsızlığı olarak kayıtlara geçti.
Soygunun ardından, FBI ve yerel polis departmanları geniş çaplı bir araştırma başlattı. Ancak, Burke ve ekibi çok iyi saklanmıştı. Soygunun arkasındaki organizatör olan Burke, soygunun ardından güvensiz bulduğu herkesi ve potansiyel itirafçıları ortadan kaldırarak izleri tamamen silmek istedi. Bu nedenle, soygunun detayları ve Burke’ün suçu organize ettiği, uzun süre boyunca belirsizliğini korudu.
Soygunla ilgili ilk önemli ipucu, soyguna karıştığı bilinen bir suçlu olan Martin Krugman’ın gözden kaybolmasıydı. Krugman, Burke’e soygun planında yardımcı olmuş ve Burke’ün soygundan elde ettiği parayı saklamasına yardım etmişti. Ancak, Burke’ün planlarına ihanet eden ve dikkat çeken davranışlarda bulunan Krugman, kısa süre sonra ortadan kayıplara karıştı ve bir daha kendisinden haber alınamadı. Bu olay, FBI’ın Burke ve ekibini soruşturma altına almasına yol açtı.
Yıllar içinde, soyguna dair daha fazla bilgi ortaya çıktı ve Burke’ün suç ağı çözülmeye başlandı. 1990’larda, Burke’ün çevresindeki insanlardan itirafçılar, soygunun ayrıntılarını ve Burke’ün suça karıştığını itiraf etmeye başladı. Burke, soygunun ardından gerçekleştirdiği diğer suçlar ve cinayetlerle ilgili olarak da yargılandı ve ömür boyu hapis cezasına mahkum edildi. Burke, 1996 yılında mahkumken öldü ve Lufthansa soygunu hakkında pek çok bilgi onunla birlikte kayboldu.
Lufthansa soygunu, Amerikan suç tarihinin en büyük ve en çetrefilli hırsızlıklarından biri olarak hafızalara kazındı. Soygun, sadece ele geçirilen paranın miktarıyla değil, aynı zamanda organize suç dünyasının gerçeklerini ortaya koyması ve FBI’ın yıllarca süren soruşturma süreciyle da dikkat çekti. Bu soygun, suç dünyasının hikayeleştirilmiş ve dramatize edilmiş bir hikayesi olarak birçok yapım ve kitabın konusu oldu. Özellikle Martin Scorsese’nin çektiği "Goodfellas" filmi, Lufthansa soygununu ve James Burke’ün suç kariyerini işleyen en bilinen yapımlardan biridir. Soygunun ardındaki hakikatler ve suç dünyasının karmaşıklığı, Lufthansa soygununu Amerikan tarihinde akılda kalan kılan unsurlar arasında bulunur.