Bu Hafta Ne Öğrendim #37

Yalnızca 323 bin nüfusu bulunan ve küçük bir ada ülkesi olan İzlanda’da neredeyse herkes akrabaymış. İzlandalıların akrabalarıyla ilişki yaşamalarını önlemek için İslendingaApp isimli bir uygulama geliştirilmiş. Uygulamadaki arama kısmına bir isim yazdığınızda, uygulama o kişinin sizinle nasıl bir akrabalık ilişkisi olduğunu gösteriyormuş.

“Ya birader, bana bunları anlatma, bunlar havacıva!” cümlesindeki havacıva bir çiçek türüymüş.

Ardından, sonrasında anlamında kullanılan “akabinde” kelimesinde geçen “akab”, Arapçada topuk anlamına geliyormuş.

Kafatasımızın içinde, tıp dünyasında Türk Eyeri (sella turcica) olarak bilinen bir kemik varmış. Adından da anlaşılacağı üzere, Türklerin kullandıkları eyere benzediği için kemiğe bu ad verilmiş.

Karga tulumba deyimi, İtalyancada “yelkenleri indirip toplamak” anlamına gelen gemicilik terimi carga la tromba‘dan geliyormuş.

1994’de, Moskova’dan Hong Kong’a giden yolcu uçağının kaptan pilotu, iki çocuğunu kokpite alarak üzerine bir de uçağın kontrolünü 16 yaşındaki oğluna vermiş. Otomatik pilota güvenerek çocuğun bir şeyleri kurcalamasına da ses çıkarmamış. Bir süre sonra olağan dışı manevralar yapmaya başlayan uçağın kontrolü bir türlü sağlanamamış ve 12’si mürettebat, 63’ü yolcu olmak üzere toplamda 75 kişi düşen uçakta feci şekilde can vermiş. Ölenlerden 22’sinin kimliği teşhis edilemediği için cesetleri yakılmış.

Uçağın kara kutu kayıtlarını ve senkronize olarak hazırlanmış düşme simulasyonunu izleyince çok etkilendim. Basit bir hata ve birkaç dakika içinde feci bir ölüm. Bu olayla ilgili konuyu detaylı bir şekilde anlatan bir belgesel de yapılmış: Uçak Kazası Raporu: Kokpitteki Çocuk.

Bugün neredeyse gelinlerin tamamı tarafından tercih edilen ve artık bir sembol halini almış olan beyaz gelinlik, İngiltere Kraliçesi Victoria’nın 1940 yılında yapılan düğününde, bu türde beyaz bir gelinlik giymeyi tercih etmesi sonrası tüm dünyaya yayılmış.

Arnavut bir Katolik olan ve 1979 yılında Nobel Barış Ödülü alan, kim olduğu bilinmese bile, herkesin bir şekilde adını duyduğu Rahibe Teresa, 1910’da Osmanlı topraklarında bulunan Makedonya’da doğmuş ve gerçek adı Agnes Gonca Boyacı‘ymış.

İrlanda Anayasası’nda 1997 yılına kadar boşanmayı yasaklayan bir madde varmış ve birçok ülke yakın zamanda aynı yasağı uyguluyormuş. Portekiz 1910, İtalya 1974, İskoçya 1976, Brezilya 1978, İspanya 1981, İrlanda 1997, en son da Şili 2004’te boşanma yasağını kaldırmış. Böylece Dünya’da boşanma yasağı olan iki ülke kalmış: Filipinler ve Vatikan.

Kapanış: Uzun zamandır BHNÖ harici yazı yazmıyorum farkındayım ama bana da hak verin, iş – güç, çoluk – çocuk derken zaman kalmıyor. Bu seriyi de kendime söz verdiğim için bırakamıyorum. 100’e ulaştığımda tümünü toplayıp bir kitaba dönüştürebilirim belki. Kısmet. Yakın zamanda görüşmek üzere!

Yükleniyor…